1045
«Hazret-i Peygamber üstü kapalı meşveret ederdi. Cevap verenler, sûâlin hakikatinden haberdar olmadıkları halde cevap verirlerdi.»
1046
«Düşman baştan ayağı, ya’ni mes’elenin aslını ayırd edemesin diye Resûl-i Ekrem, süâlini mürettep bir misâl ile irâd eylerdi.»
1047
«Aleyhisselât Efendimiz, suâlinin cevâbını istişâre ettiğinden alırdı. Fakat yabancı olan o süâlin hakikatinden koku alamazdı.»
Tahir ül Mevleviden 1. Cild
1050. İki üç kuşu birbirine bağlasan elem içinde yerde mahbus kalırlar.
Üstü örtülü, güzel bir tarzda, kurtulmak için konuşur, danışırlar.
Danışmaları, görenleri yanıltacak şekilde kinayelerledir.
Peygamber, kapalı bir tarzda meşveret ederdi.Eshap cevap verir, düşman haberdar olmazdı. Düşman, baştan ayağı bilmesin, bir şeyi sezmesin diye reyini kapalı misalle söylerdi.
Bu misalle muradını anlatmış olurdu. Ağyar sualinden bir koku bile duymaz, hiçbir şey anlamazdı” dedi.
İzbudak 1. Cild