Şefik Can Divân-ı Kebir clt.3.1356.
Şefik Can Divân-ı Kebir clt.2.no: 870
Eğer senin gönlün varsa,
git gönül kâbesini tavaf et!
• Eğer senin gönlün varsa git de gönül kâbesini tavaf et; topraktan yapılmış sandığın Kâbe'nin mânası gönüldür!
• Cenab-ı Hakk , görünen ve bilinen sûret kâbesini tavaf etmeyi, kirlillklerden temizlenmiş bir gönül kâbesi elde edesin diye sana farz kılmıştır!
• Şunu iyi bil ki, sen, Allah evi olan bir gönlü incitip kırarsan, yaya olarak bin defa Kâbe'ye gitsen de, Allah bu ziyaretini kabul etmez!
• Sen, varını yoğunu, malını mülkünü ver de, bir gönül al, al da, o gönül mezarda, o kapkara gecede sana ışık versin, nur versin!
• Allah'ın huzuruna altın dolu binlerce keseler götürsen, Cenab-ı Hakk; "Bize bir şey getirmek istiyorsan, kazanılmış bir gönül getir!" diye buyurur!
• "Çünkü. altın ve gümüş, bizim için hiç bir şey değildir! Eğer bizi, bizim rızamızı istiyorsan, bizim istediğimiz gönülden ibarettir!"
• Senin değer vermediğin, bir saman çöpü saydığın yıkık gönül, Arş'tan da üstündür, Kürsi'den de, Levh'den de, Kalem'den de!..
• Harap gönül, Hakk'ın nazargahıdır, Hakk'ın baktığı, Hakk'ın sığındığı yerdir! Onu yaratan varlık ne de büyüktür, ne de kuvvetlidir!
• Kırılmış, iki yüz parça olmuş zavallı bir gönlü yapmak, tamir etmek, Cenâb-ı Hakk'ın nazarında hacdan da, umreden de değerlidir!
• Hakk'ın defineleri, harap gönüldedir! Harabelerde, pek çok defineler gömülüdür!
• Mutlu olmak, manen yükselmek istiyorsan, gönüller almaya, gurur ve kibiri bırakmaya bak!
• Kazandığın gönüllerin yardımı seninle beraber olursa, kalbinden hikmet kaynaklan fışkırır, akar!
• Dilinden sel gibi ab-ı hayat akar; nefesin, Hz. İsa'nın nefesi gibi, hastalıklara deva olur!
• iki dünya da, bir gönül için yaratılmıştır; "Sen olmasaydın, bu kainatı yaratmazdım!" hadîsinin manasını düşün!
• Eğer böyle olmasaydı, senin varlığın, mekanın, güneşin, ayın, yeryüzünün, şu gök kubbenin varlığı nereden olacaktı?
• Sus; bedeninin her bir kılında iki yüz dil olsa da onlarla gönlü anlatmaya çalışsan, yine de anlatamazsın; gönül anlatılamaz, anlatışa sığmaz!