25 Şubat 2008 Pazartesi

Hz. Şemsden

38- Arif herkesin halini ve makamını bilir:

Gel! Bana söyle güneşin doğuşu ve evren nasıl oluşur? Acaba astrogların dediği gibi mi; yoksa Kur’ân’ın zahiri anlamına göre mi anlamalıyız?

Gel, bir bakalım; müminler araştırmacı olurlar. Astrologlar ne diyorlarsa kabul etmek gerek. Örneğin: birisi Şafi’dir, ama Hanefilik’te faydalı bir şey buldu ve onda yarar görmektedir. Eğer kabul etmezse inatçılık yapmış olur.

Arifler herkesin halinden anlar. Duyduğu her söze güler zira konuşanın hangi seviyede (makamda) olduğunu bilir ve kendisinin o makamda takılıp kalmadığını bilip şükreder.
Arifin bir sürü kulu(müridi) vardır ve o onların hallerini iyi bilir. Onların her birinden hikmet ve bilgi ister, ama müritler onun halini bilmezler. Aynı şekilde bir başkası var ki, o arif bilir ve görür fakat kendisini ancak Allah’dan başkası bilmez (Mak.M.183)

Sh.49